Dün gece itibariyle ikinci yarı finali de tamamlayarak finalde yarışacak 8 şarkısını da belirleyen Destination Eurovision’da oldukça zor geçen 2 haftayı geride bıraktık.Peki bundan sonra ne olur ? Bu 2 haftaya dair değerlendirmelerim ise şu şekilde…

1. Yarı Final

Öncelikle birinci yarı finali izleme şansınız olmadıysa, buradan 4 dakikalık özet videoyu izleyebilirsiniz.

İlk performansı Naestro “Le Braiser” isimli şarkısıyla seslendirdi. Bana sorarsanız güçlü bir vokal yeteneğe sahip olmasına rağmen, farklı bir tarzı olmadığı için oldukça sıradan bir şarkıydı. ilk 4′ girmesine ihtimal vermedim. Naestro, ilk 4’e giremedi. 

Gecenin asıl sürprizi ise Florina’nın “In The Shadow” performansını seslendirmesiyle başladı. Oldukça başarılı çıkış yapan ve listelerde favori olarak gösterilen Florina, performansı sırasında fazlasıyla heyecanlandı ve çeşitli ton kaymaları gösterdi. Ancak sahne performansı ve duygu akışı beklediğimin üstünde son derece başarılıydı. Fransız jüriler de aynı şekilde düşünmüş olacak ki, performanslar bittiğinde favori 4 parçaları içerisinde Florina’yı gösterdiler. Florina böylesine büyüleyici bir şarkı ile jüriden sıfır puan aldı ve ilk 4’e giremedi.

https://www.youtube.com/watch?v=azNChcYSbxI

Florina’nın hemen arkasından 3. performans olarak Chimene Badi “La Haut” isimli parçasıyla sahne aldı. Güçlü bir ses ve keyifli bir şarkı ile ilk 4 de yer alması bekleniyordu. Özellikle bir küpün içerisinde gerçekleştirdiği rengarenk performansı gerçekten güzeldi. Chimene’de aynı şekilde jürilerin ilk 4’de olmasını bekledikleri bir isimdi. Beklentilerimizin doğrultusunda Chimene, ilk 4’e giren isim oldu.

chimene badi la haut destination ile ilgili görsel sonucu

Chimene’in hemen ardından iddialı şarkısı ve performansıyla Battista Acquaviva sahne aldı. Dürüst olmak gerekirse, Battista’nın sahnesi belki de en iyi sahnelerden birisiydi. Ancak Battista’nın şarkısı rakiplerinin arasında oldukça sönük kaldı. Sahnesi dikkatli incelendiğinde ise Eurovision 2018’de Azerbaycan’ı temsil eden Aisel’in “X My Heart” sahnesine oldukça benziyordu. Maalesef Battista, hayranlarının beklentisini karşılayamadı ve ilk 4’de yer alamadı.

Battista’dan hemen sonra ise bir an önce bitmesini istediğimçizgi filmi andıran performansı dolayısıyla müzikal anlamda hiçbir keyif alamadığım Silvan Areg, “Le Petit Nicolas” isimli şarkısıyla sahne aldı. Performansı izlediğinizde Cartoon Network açılmış hissine kapılıyorsunuz. İlk 4’e girmesine imkan dahi vermedim bu sanatçı maalesef ilk 4’e girerek gecenin şoklarından birisi oldu. Zira Silvan yerine Battista, Florina hatta Naestro’nun çıkmasını dahi daha olası bulurdum.

silvan areg ile ilgili görsel sonucu

Bu performansın hemen ardından listelerde ve bahislerde “1 numara” olan Bilal Hassani-Roi isimli şarkısıyla sahne aldı. Conchita Wurst’e yakın imajıyla bilinen ve bu senenin Destination Eurovision’da en çok konuşulan isimlerinden Bilal, oldukça iddialı. Şarkı sözlerinin “Rise Like A Phoenix”e hafifçe değinmesinden anlayacağınız üzere şarkı güçlü bir şarkı. Bilal Hassani ise Conchita Wurst hayranlığını gizlemiyor. Daha önce katılmış olduğu The Voice’da Rise Like a Phoenix’i seslendirmişti.

Bana sorarsanız Bilal’in şarkısı oldukça güçlü ve iddialı. Bu sene Eurovision’da Fransa’yı temsil edecek isim olduğunu düşünüyorum. Ancak böylesine güçlü bir şarkı için, sahne performansı oldukça zayıf. Arkadaki dansçılar ve klasik bir solo vokallik yerine, daha güçlü kareografi ile çıkmasını dilerdim. Yine de Bilal, bu sene  1. olacağına çok büyük ihtimal verdiğim bir sanatçı. Jüriden 12’leri ve halktan en yüksek puanı toplayarak, ilk 4’de 1. sırada yer aldı.

 

https://www.youtube.com/watch?v=xsAQCsiV3fU

Bilal’den hemen sonra ise Aysat “Comme Une Grande” isimli parçasıyla sahneye çıktı. Mikrofonu çok verimli kullanamadığını düşünüyorum. Bence sesi çok fazla geri plandaydı. Ya da dans ederek performans sergilediği için sesinin zayıf noktalarını gizliyordu. Dolayısıyla ilk 4’e girmesine pek ihtimal vermedim. 5. ya 6. sırayı hakkettiğini düşünüyorum. Ancak Aysat beni oldukça şaşırtarak ilk 4’de yer aldı.

aysat comme ile ilgili görsel sonucu

Aysat’dan hemen sonra ise sahneye bir diğer favorim Lautner çıktı. Eurovision 2016’nın temsilcisi Amir’in de desteğiyle, “Jai pas le temps” şarkısını söylediler. Açıkçası Eurovision’da bu tarz genç isimlerin yer alması beni mutlu hissettiriyor. Bu şarkının hoş ve Eurovision’da yer almasını istediğim bir tarz olduğunu düşünüyorum. Özellikle grup üyelerinin keman çaldıkları bölüme bayıldım. İlk 4’de yer almasını gerçekten istediğim bir şarkıydı ve jüri oylarıyla ilk 4’e girmek üzereydi. Ancak halk oyu sonrası 5puan fark ile 5. sıraya düştüler ve ilk 4’e giremediler.

https://www.youtube.com/watch?v=xzeGizDrhA4

Son performans ise Mazy’nin “OuLaLa” isimli şarkısıydı. Son derece sıradan olduğu için ilk 4’de giremeyeceği tahmin ediliyordu. Öyle de oldu.

Bu performanslar doğrultusunda ilk 4 için tahminim ;

*Bilal Hassani

*Florina

*Chimene

*Lautner şeklindeydi. Ancak final sonucu ise şu şekilde oldu;

Dolayısıyla Florina’nın jüriden sıfır puan alması Lautner’in Aysat’a sadece 5 puan farkla kaybetmesi, Silvan’ın 59 puanı hakketmeyerek üçüncülüğe yükselmesi benim için gecenin şokları oldu. Ancak altını çizmek istediğim nokta ise Bilal’in jüriden ve halktan en yüksek puanı alan isim olması. 2. semi-final’de böyle bir tablo görmedik.

2. Yarı Final

İkinci yarı finale ise Netta’nın Toy performansıyla başladık. Bu performans biter bitmez sahneye protestocular atladı ve “İsrail’de Eurovision’a HAYIR” yazılarını gördük. Fransız televizyonu bunu profesyonel şekilde yok ettiyse de, haberimize buradan ulaşabilirsiniz. Açıkçası bu protestolar Netta’nın ve Jon Ola Send’in önünde gerçekleşti. Beni Mayıs için oldukça endişeye düşürdü, umarım Tel Aviv’de başımıza bir şey gelmez.. Her neyse;

Netta’nın Toy performansının ardından yaşadığımız şokla, ikinci bir şoka hazır olalım.

GABRİELLA NASIL İLK 4’E GİREMEZ ? Şu performansın güzelliğine ve aniden gelen kemana bakar mısınız ? Tüm jürilerin ilk 4’ünde saydığı ve kesin olarak baktığımız Gabriella maalesef ilk 4’de yer alamadı.

https://www.youtube.com/watch?v=exLwTT5mltU

Hakkının yenmesine rağmen, yüzünden gülümsemesi eksilmeyen Gabriella’ya kucak dolusu sevgiler yolluyoruz;

Gabriella’nın performansından sonra The Divaz,Respect isimli klasik Americano bir parçayla sahne aldı. Seslerinin güçlü olduğu aşikar ancak bende hiçbir etki yaratamayan bir şarkıydı ilk 4 şansı tanımıyordum. Benim için 5. sırayı hakkediyorlardı ancak şaşırtıcı bir şekilde ilk 4’de yer aldılar.

the divaz respect ile ilgili görsel sonucu

The Divaz’dan hemen sonra ise sahneye Ugo çıktı. Ugo, genç bir sanatçı. Eurovision’da genç isimler görmeyi gerçekten istiyorum. Bu nedenle Ugo, gizli gizli desteklediğim guilty pleasure’ım olmayı başardı. Ancak ses kontrolünü oldukça zayıf bulduğum için ilk 4’e yerleştirmedim. Jüriler beni oldukça şaşırttı çünkü jüri oylamasında ilk 4’de olup, halk oylaması sonucunda 5. sıraya düştü. (Lautner ile aynı kader :/ ) Lakin şarkının radio editi oldukça güzel. Canlısı ise maalesef detone dolu. Ugo, sadece 1 puan fark ile 4. sırayı kaçırdı.

https://www.youtube.com/watch?v=Yjcd0Z041gw

Ugo’dan hemen sonra ise sahneye Tracy Por Aqui şarkısıyla çıktı. Bana sorarsanız gecenin en başarılı sahne gösterilerindendi! “Whiskey, coctails, RAM RAM RAM!”

Özellikle dansçıların enerjileri ve Tracy’nin hafifçe Fuego’yu andıran performansı izleyiciye enerji aşılıyordu. İlk 4’de görmeyi oldukça istediğim isim olmasına rağmen, maalesef ilk 4’e giremedi 🙁

https://www.youtube.com/watch?v=rUvRLmwDT1A

Ve Tracy’den sonra gecenin asıl şokunu bana Emmanuel Moire “La promesse” isimli şarkısıyla yarattı. Şarkıyı radio edit olarak dinlediyseniz, oldukça sıradan bir French love song olarak geliyor. Ancak Emmanuel’in dün geceki performansı açık ara gecenin en başarılı performansıydı. Sahneyi aktif kullanımı, kıyafet değiştirme şovu ve şarkı başlangıcı gerçekten büyüleyiciydi. Başlangıçta ilk 4’üme sokmadığım isim olan Emmanuel, sahne şovu sonrası anında ilk 4’üme girmeyi başardı.

Oylama sonucunda ise jüriden en büyük 2.oyu, halktan ise en büyük aldı. Bunun altını çizmek istiyorum, zira Bilal iki kategoriden de en büyük oyu toplarken, Emmanuel beklenmedik şekilde Seemone’nin oyundan pay aldı.

https://www.youtube.com/watch?v=iCiWkjex-Bc

Emmanuel’den sonra sahneye Noemie, Ma petite famille isimli şarkısıyla çıktı. Oduncu gömleğiyle oldukça sıkıcı bir şarkı seslendiren Noemie, beklendiği üzere ilk 4’e giremedi.  Ancak  Çek Cumhuriyeti jüri üyesi Mikolas Josef’in bu şarkıya “8 puan” vermesi beni oldukça şaşırttı. Seriously Mikolas ? Mikolas’ın verdiği o puanla listede Tracy’nin hakkı yenmiş oldu.

Noemie’nin performansından sonra ise gecenin favorisi Seemone sahne aldı. Dürüst olmak gerekirse, Seemone’ın son derece temiz bir sesi var. Notaları kesinlikle kaçırmadı ve sıfır detone ile geceyi tamamladı. Tahmin edersiniz ki jüriden en fazla oyu alarak 1. oldu. Ancak benim tarzıma hitap eden bir şarkı değil. Yine de başarılı olduğu inkar edilemez;

https://www.youtube.com/watch?v=42YDt3KnX6U

Seemone’dan sonra Doutson sahneye çıktı. Gecenin son şoku ise Doutson’ın ilk 4’e girmesiydi. Bahislerde sonuncu sırada olan Doutson, hiç beklenmedik bir şekilde 4. sırada yer aldı. Şarkıyı beğenmediğim için önizlemesini paylaşmak bile istemiyorum. Doutson’dan sonra ise PhilipElise- Madame la paix isimli şarkısıyla çıktı. Ve beklediğimiz üzere ilk 4’e giremedi.

Oylama hepimizi şaşırtıcı şekildeydi. Özellikle geçen yarı finalde olduğu gibi jüri oyları ile halk oyları gerçekten farklıydı.

Benim favorilerim Gabriella, Seemone, Emmanuel, Tracy şeklindeydi ancak finale Seemone, Emmanuel, The Divaz, Doutson çıktı.

Hepimizi şaşırtan oylamanın tamamı için, tıklayabilirsiniz.

Peki bundan sonra ne olur ?

Benim tahminime göre finali Bilal Hassani-Roi kazanacak. Eurovision 2019’da Fransa’yı temsil edecek ismin Bilal Hassani olacağını düşünüyorum. En çok şans verilen ikinci isim ise Seemone. Finalde izleyeceğimiz olası bir Bilal Hassani-Seemone kapışmasının galibi Bilal Hassani olacaktır. Ancak Emmanuel’in finale çıkması, oyları böleceğinden Bilal’in şansını oldukça düşürecektir. Buna ek olarak jüri ile halk arasındaki keskin farklılıklar çok dikkat çekici. 4-5 puan fark ile finale çıkmayı kaybeden isimler oldu. (Lautner) 1 puan fark ile de Ugo finale çıkamadı. Fransız kanalının yerinde olsaydım,  önümüzdeki seneler için oylama sistemini değiştirip, jüriyi minör duruma getirirdim.

Yine de önümüzdeki hafta cumartesi, sürprizlerle dolu bir final izleyeceğimiz kesin gibi! #GoBilalHassani!