Herkese merhabalar. ESCape News yöneticilerinin izni ile yeni bir yazı köşesine başlamaya karar verdim.
Eurovision, Çocuk Eurovisionu, Melodifestivalen ve diğer ulusal finalleri gözlemlerimle birlikte kendi yorumumla sizler ile paylaşacağım. Biraz kendimi tanıtmak isterim. 17 yaşımdayım, Afyonkarahisar’da
yaşıyorum. Beni diğer gençlerden ayıran şeyin gözlem yeteneğim olduğunu düşüyorum.
Evet ilk yazım ile başlıyorum o zaman.
Bu hafta dikkatimi en çok çeken durum Bulgaristan’ın katılım konusu oldu. Çocuk Eurovisionu’na katılacak ülkeler arasında yer
almayan Bulgaristan Eurovision katılım durumunun 23 Ağustos’ta belli olacağını açıkladı. Bu konudaki yorumum diğer fanlar gibi kesinlikle
katılması yönünde. 2016’da muhteşem bir dönüşle önce dördüncülük daha sonra da ikincilik alan bir ülke bu yarışmadan mahrum olamaz.
İzlanda katılımını onayladı. Tüm İskandinavya yarışmada yer alacağını bildirdi. İzlanda ulusal finali Söngvakeppnin’in, yarı final ve final tarihleri
belli oldu. 17 ve 24 Şubat’ta yarı finaller, 3 Mart’ta ise final gerçekleşecek. İzlanda bu sene güzel bir şarkı gönderecek diye düşünüyorum.
Ve asıl önemli olaya gelelim. Türkiye’nin katılımı. Bilindiği üzere Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Türkiye’nin katılmayacağını bildirmişti.
Benim bu konu hakkındaki düşüncem şu; er yada geç bir gün geri döneceğimizi düşünüyorum. Türkiye Eurovision tarihinde başarılı bir ülke.Özellikle son yüzyılda bu su götürmez bir gerçek.Bu başarıların devamının geleceğini ümit ederek bu haftaki yazımı noktalıyorum. Haftaya görüşmek üzere. Hoşçakalın.
Abdullah Akyıldız